Telefon
WhatsApp

Motivasyonumuzu Düşüren Etkenler

Motivasyonumuzu Düşüren Etkenler

   Bahar demek canlılık demek. Baharın gelişiyle insanın ruh halinde değişimler meydana gelmekte. Hareketlilik, mutluluk hali gibi olumlu yönde olan bu değişimler, olumsuz sonuçlar doğurabilmekte.  Havaların ısınmasıyla birlikte eğlenmeye yönelen çocuklar, ders çalışmayı tamamen bırakıyor. İnsanın ruh halindeki değişim buna elverişli. Bu dönemde çocuklara ders çalışması için baskı yapmak ters tepkilere neden olmakta.

   Peki bahar dönemini sağlıklı atlatabilmek için ne yapılmalıdır?

   Elbette başarı fedakarlık ister ancak çocuğun yaşaması gereken bir dış dünya vardır. Öğrenci özellikle bahar döneminde içinde tutamayacağı bir enerji hissedecektir. Bu enerjiyi boşaltmasına izin verilmeli, baharın coşkusu yaşatılmalıdır. Hobilere zaman ayırmak, dışarıda vakit geçirmek öğrencilere iyi gelen aktiviteler olacaktır. Burada önemli olan nokta denge kurmak.  Uyku düzeni, gün içindeki aktivitelerin sırası, derslerin planlı bir şekilde çalışılması aksatılmamalı. Gerekirse zaman zaman açık alanda ders ile ilgili etkinlikler yapılmalı ve çocuğun istekleri bu şekilde tatmin edilmeli.

   Sadece hava değişikliği değil ders çalışırken öğrencinin dikkatini dağıtacak pek çok unsur bulunmaktadır. Masanın üzerinde tek dersin değil farklı birçok dersin materyalinin olması, öğrencinin odasının gereğinden fazla dağınık olması dikkat dağıtan unsurlardandır. Örneğin öğrencinin masası yatağa değil duvara dönük olmalıdır ve duvarda dikkat dağıtacak nesne olmamalıdır. Ders çalışırken teknolojik aletler ortamdan uzaklaştırılmalıdır. Bunun gibi daha pek çok unsura dikkat edilmelidir.   Çocuk çoğu zaman bunların farkında değildir ancak aile bu konuda hassas olmak zorundadır. Verimli çalışma bu şekilde sağlanabilmektedir.

   Doğru çalışma yöntemini nasıl bulabiliriz?

   Öğrenciler sonuç odaklı çalışmayı sever. Bu nedenle sınavlardan bir iki gün önce ders çalışıp sınav bittikten sonra öğrendikleri her şeyi unutma eğilimindedirler. Öğrenci gerçekten öğrenmek için değil sınav için çalışır. Bu toplumdaki yanlış algılardan kaynaklanmaktadır. Aile baskısı, sınav kaygısı öğrencide rahatlama ihtiyacı doğurur ve öğrenci bu rahatlamanın bir an önce olmasını ister. Dolayısıyla her şeyin çabucak gerçekleşmesini bekler. Öğrencinin konuları kısa süreli belleğe aktarması, derslerin sıkıcı olmasına neden olur. Her defasında yeniden öğreniyor gibi hisseder. Konular biriktiğinde de işin içinden çıkamayacak hale gelmiştir bile. Oysa öğrenci ezber ile sonuç odaklı çalışma yerine merak duygusu ile gerçekten öğrenmek için çalıştığında durum çok farklı olacaktır. Gerçekten öğrenme bir konunun gerçek hayatla bağlantısı kurulduğunda ortaya çıkan bir durumdur. Bu şekilde konular, kalıcı belleğe aktarılacaktır; unutulmayacak ve devam konularına çalışmak çok daha keyifli olacaktır. Bu yöntemlerle öğrenci önceki konuları unutmamış olacak dolayısıyla kendine ayırabileceği vakit artmış olacaktır. Bahar döneminde dersten uzaklaşma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bu çocuk düşüşe geçmeden bu dönemi sağlıklı bir şekilde atlatmış olacaktır.

   Unutulmamalıdır ki “Başarı tesadüf değildir!”

Paylaş:

Etiketler: Bahar Rehaveti Derslerdeki Başarıyı Düşürmesin!